CHP'li Altan İnanç: "Bu seçim var ya da yok olma seçimidir"

DİSK Ege Bölge Müdürlüğü’nü ziyaret eden CHP İzmir Milletvekili Adayı Altan İnanç, 14 Mayıs seçimlerinin var ya da yok olmak seçimi olduğunu belirterek, “Sorunlar, köylüsüyle işçisiyle herkes için can yakar halde. Tek çözüm ise Türkiye’nin demokratikleşmesi” dedi.

CHP İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı Altan İnanç, DİSK Ege Bölge Müdürlüğü’ne gerçekleştirdiği ziyarette ülkedeki sorunların herkesi zor durumda bıraktığına dikkat çekti. Sorunların çözümü için seçimi kazanmanın gerekliliğini vurgulayan İnanç, "İşçi kardeşlerimiz, sendikacılarımız olarak emeğin içinde bulunduğu durumu en iyi özetleyecek olan sizlersiniz. Sizin bizzat hayatınızın içinde zorluklar. Çalışan kardeşlerimizin işçilerimizin sosyo-ekonomik durumunu en iyi bilenler sizlersiniz. Kadınlarımızın yaşadıklarını biliyorsunuz. Kadın cinayetine rastlanmayan gazete sayfası olmuyor. Gençlerimizin umutsuzluğu, iş sorunu, meslek sahibin olan gençlerimizin hayatında yurt dışında devam ettirmek istemesi Türkiye’deki antidemokratik yapının sonuçlarıdır. O yüzden bu seçim var olmak yok olmak seçimidir. Bir kere daha kazanırlarsa bu Türkiye bizim Türkiye’miz olmayacaktır. Durum o kadar vahim. Seçimi kazandıktan sonra da çok büyük mücadele gerektiren zorluklarla karşı karşıya kalacağız. Sayın Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yaptıktan sonra üç beş günden gelemeyebiliriz. Onun için cumhurbaşkanlığı seçiminin kazanılmasıyla birlikte çok kısa sürede ülkenin demokratikleşmesine katkı koyacağına inandığımız çağdaş bir anayasanın hızlıca hayata geçirilebilmesi için meclis çoğunluğunun mutlak suretle sağlanması gerekir. İzmir’den mümkünse tüm adayları çıkarıp, mecliste çoğunluk sağlayacak kadar milletvekili sayımıza erişmemiz Türkiye’nin geleceği için bugünkünden daha önemlidir. Çünkü o kadar düzeltilmesi gereken şey var ki bunun düzeltilebilmesi için meclis çoğunluğu şart" dedi.

"Türkiye demokratikleşmek zorunda"

Yaklaşan 1 Mayıs'ın demokrasi açısından önemini vurgulayan İnanç, "Seçim sürecinde ziyaretlerimi gerçekleştirirken vatandaşlarımız, AK Parti’ye oy vermeyeceğini açıkça söylüyor. Bir bıkkınlık var. Köylü için, işçi için, herkesin sorunu can yakar halde. 2 bin 500 lira asgari ücretle geçindiğini söyleyen biri bu asgari ücretle geçinemediğini söylüyor. Bu sorunların temel çözümü seçimlerdir. Türkiye demokratikleşmek zorunda. Bu ötekileştirme kültüründen kurtulmak zorunda. Kurtulmak yok tek başına, ya hep beraber, hiçbirimiz... Seçimi kazanamazsak bundan sonra süreçte toplumu neyin beklediğini kestirmek çok zor. 1 Mayıs'ın da bütünüyle kardeşliği barışı önceleyen bir havada geçmesi çok özlediğim bir şey. 1 Mayıs'ta mutlaka alanlarda talepler dillendirilmelidir. Çalışanlarımızın sorunlarının isteklerini yüksek sesle söylenmesi çok önemlidir. Seçim sürecindeki 1 Mayıs’ın kardeşliğimizi, dayanışmamızı güçlendirecek konuşmaların, omuz omuza yaşanmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.

Memiş Sarı: "Hata yapmazsak iktidar kendi eliyle gidiyor"

Dayanışmanın şart olduğunu vurgulayan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise, "Ülkenin kötü gidişatına dur demek için birlikte mücadele edecek alanlar yaratmak gerekiyor. Şu an AK Parti Hitler’in geçmiş sürecini, ekonomide de uyuşturucu ticareti yapan ülkelerin sistemini uyguluyor. Biz hata yapmazsak iktidar kendi eliyle gidiyor. Hiç kimsenin hata yapmaması gerekiyor çünkü AK Parti hata üzerine politika yürütüyor. Bastırılmış bir toplum var. Vatandaşlarımızın demokrasi anlayışı sandık. Avrupa ülkelerindeki gibi hak arama mücadelesi sokakta değil sandıkta oluyor. Bu ülkenin çoklu partili sisteme geçtiği günden beri koalisyonla vs sosyal demokratları yerleştirmişlerdir. O bile nefes almaya yetmiştir. Biz artık nefes almak istiyoruz. Karanlıkta boğulmak istemiyoruz. Çıktığını yol sadece sizin değil, hepimizin yolu. 1 Mayıs’ta da alanlarda çok görkemli olacak. Bu coşkuyu 14 Mayıs’a kadar da sürdüreceğiz" diye konuştu.

Hibya Haber Ajansı