Bahçıvan: Büyümenin kalitesinde ve sürdürülebilirlikte önemli zaaflar ortaya çıktı

İSO Meclisi’nin 2024 yılı Ağustos ayı olağan toplantısı ‘OVP Bir Yılını Tamamlarken Türkiye’de Üretim Hayatının Değerlendirilmesi’ ana gündemi ile yapıldı.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, toplantıda yaptığı konuşmada Orta Vadeli Programı’n (OVP) bir yılını doldurmasına az bir zaman kaldığını ve yeni programın hazırlıklarının tamamlanmak üzere olduğunu ifade etti.

Uzun vadeli bir üretim plan yapmak, muhtelif riskleri üstlenmek, istihdam ve refah yaratmak için sürekli mücadele etmenin hiç kolay olmadığını söyleyen Bahçıvan, “Ekonomi yönetimi, attığı her adımda güven vermeli, reel sektörün yanında olduğunu göstermeli, üretim çarklarının daha verimli ve daha istikrarlı bir şekilde dönmesine de katkı yapmalıdır.” dedi.

Bahçıvan, geçen yıllarda OVP’lerin iddialı hedefleriyle tüm kesimlerde beklenti ve heyecan yaratmasına rağmen bunun kısa sürdüğüne ve istenen sonuçların alınamadığına tanıklık ettiklerini dile getirerek, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Bu durum bazen açıklanan hedeflerin, gerçekliği konusundaki kuşkuların giderilmemesinden bazen de muhtelif sebeplerle uygulamada ortaya çıkan sıkıntılardan kaynaklandı. OVP’lerde büyüme, enflasyon, istihdam, cari denge, bütçe açığı gibi temel hedeflerin kendi içinde tutarlılık arz etmesi güçlü makro modellere dayanması ve ekonominin tüm aktörleri açısından da ikna edici olması gerekiyor.”

OVP’nin rolünün, sadece gelecek yılın bütçe kanununa ve gelecek 3 yılın ekonomi politikalarına temel oluşturmakla sınırlı olmadığına dikkati çeken Bahçıvan,  “Aynı zamanda reel sektöre, finans dünyasına ve kamuoyuna verdiği sinyallerle ekonomik beklentileri ve davranışları da etkiliyor.” diye konuştu.

Bahçıvan, “Tam da bu nedenle kamuoyunda gerçekçiliği sorgulanan, kararlılıkla uygulanmayan programların güven yitirmesi ve bu güvensizliğin de geleceğe taşınması da son derece doğaldır. Maalesef güven kaybının nelere mal olacağının somut örneklerinden birini halen geride bırakmaya çalıştığımız enflasyonist dönem bize çok net bir şekilde gösterdi.” dedi.

Türkiye’nin 2022 yılında dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri arasında yer almayı başarsa da büyümenin kalitesinde ve sürdürülebilirlikte önemli zaafların ortaya çıktığını belirten Bahçıvan, “Büyük güçlüklerle elde ettiğimiz ve her zaman söylediğim gibi gözümüz gibi korumamız gereken finansal istikrarı ve de fiyat istikrarını kaybettik.” şeklinde konuştu.