Çin, değişen dünyada iş birliği ve açıklık mesajı verdi

Boao Asya Forumu Yıllık Toplantısı, dört gün süren yoğun etkinliklerin ardından bugün sona erdi. "Dünya Değişim Sürecindeyken Asya’nın Geleceğini Birlikte Yaratmak" temasıyla düzenlenen forum, 60’tan fazla ülke ve bölgeden yaklaşık 2000 temsilciyi bir araya getirerek derinlemesine bir diyaloğa sahne oldu.

Küresel ekonominin belirsizliklerle karşı karşıya olduğu bir dönemde, Boao Forumu bir kez daha Çin ile dünya arasındaki etkileşimi gözlemlemek için önemli bir pencere işlevi gördü. Bu yılki forumda dikkat çeken gelişmelerden biri de, ABD yönetiminin tüm ithal otomobillere yüzde 25 ek vergi uygulayacağını açıklaması oldu. Bu tek taraflı yaklaşım, forum katılımcıları arasında geniş çaplı endişeye neden oldu.

Norveç İşletme Okulu Strateji ve Girişimcilik Bölümü Profesörü Carl Fey, bu gelişmeye ilişkin olarak, “Vergilerin artırılması kimseye fayda sağlamaz.” ifadesini kullandı. Bu bağlamda, Çin’in öne sürdüğü; güveni pekiştirme, iş birliğini güçlendirme, dışa açılmayı sürdürme ve küresel bağlantısallığı destekleme yönündeki öneriler, ülkenin çok taraflılığa verdiği güçlü desteği bir kez daha ortaya koydu. Deloitte Çin Yönetim Kurulu Başkanı Jiang Ying, Çin’in kalkınma kararlılığını açık bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti.

Bu yıl aynı zamanda, Çin’in başlattığı “Asya’da Ortak Gelecek Topluluğu” inisiyatifinin 10. yılına denk geliyor. Yapılan projeksiyonlara göre 2025’te Asya ekonomisinin büyüme hızının yüzde 4,5’e ulaşması ve küresel ekonomideki payının yüzde 48,6’ya yükselmesi bekleniyor. Bu veriler, Asya’nın küresel büyümenin itici gücü konumunu güçlendirdiğini gösteriyor.

Asya’nın en büyük ekonomisi olan Çin, istikrarlı büyümesiyle bölgesel kalkınmaya önemli katkılar sağlıyor. Vizesiz seyahat kapsamının genişletilmesi, en az gelişmiş ülkelere uygulanan sıfır gümrük vergisi ve iş ortamının sürekli iyileştirilmesi gibi somut adımlarla, Çin açık ve kapsayıcı kalkınma anlayışını pratiğe döküyor.

2024 yılında Çin'de kurulan yabancı sermayeli işletme sayısı yaklaşık 60 bine ulaşarak, yıllık bazda yüzde 9,9’luk bir artış kaydetti. Son beş yılda, Çin'e yapılan doğrudan yabancı yatırımların ortalama getirisi yüzde 9 seviyelerinde gerçekleşti ve bu oran, küresel ölçekte üst sıralarda yer aldı. Japonya'nın ORIX Grubu Büyük Çin Bölgesi Başkanı Liu Guoping, Çin’deki yatırımlarının oldukça karlı olduğunu ve yakın zamanda yeni bir şirket kurduklarını belirterek, bu adımın arkasında Çin ekonomisine duydukları uzun vadeli güvenin yattığını vurguladı.

Bu güvenin temelinde; Çin ekonomisinin güçlü yapısı, dışa açılma politikalarının kararlılıkla sürdürülmesi, gelişmiş endüstri altyapısı, nitelikli iş gücü ve yenilikçilik kapasitesi bulunuyor. Forum katılımcıları, Çin’in yalnızca dev bir pazar sunmadığını, aynı zamanda yeşil kalkınma ve yapay zeka gibi yeni büyüme dinamikleriyle öne çıktığını da dile getirdi.

2024 yılında Çin’in uluslararası PCT patent başvuruları, küresel başvuruların dörtte birini oluşturdu. Bu başarı, ülkeyi Küresel Yenilik Endeksi'nde 11. sıraya taşıdı. Aon Hewitt Danışmanlık Ortak Direktörü Ben Simpfendorfer, Çin’in temiz enerji gibi alanlarda gerçekleştirdiği atılımların gelişmekte olan ülkeler için çözüm sunduğunu ve yabancı şirketlerin Çinli yenilikçilerle iş birliği yaparak küresel dönüşümün ön saflarında yer alabileceklerini ifade etti.

Rusya Bilimler Akademisi Çin ve Modern Asya Enstitüsü Direktörü K.V. Babayev de, "Küresel Güney"in yükselişiyle birlikte, Çin’in savunduğu serbest ticaret ve açık ekonomi ilkelerinin pek çok ülke için cazip hale geldiğine dikkat çekti.

Prof. Carl Fey de, "Çin, küresel gelecekte kritik bir rol oynamaktadır" diyerek ülkenin etkisine vurgu yaptı.

Bu bahar, Boao sadece fikirlerin buluştuğu bir platform sunmakla kalmadı; aynı zamanda dünyanın Çin’e yönelik beklentilerini de gözler önüne serdi. Küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde, kapılarını daha da açan Çin, karmaşık küresel ortamda istikrar sağlayan bir güç olmayı sürdürüyor. Boao’da görüldüğü gibi, Çin hem yabancı yatırımlar için cazip bir merkez hem de karşılıklı kazanca dayalı iş birlikleri için sağlam bir zemin sunmaya devam ediyor.